Nöbet Ücretleri İle ilgili Dilekçeler Ayaş Postanesinden Gönderildi

“ Eğitim; Bir Milleti ya hür, bağımsız, şanlı ,yüce bir toplum halinde yaşatır, ya da bir milleti esarete ve sefalete terk eder.” Mustafa Kemal Atatürk’ün sözünden hareketle ülkemizi ve yaşayanları mutlu ve başarılı kılmak için yoğun çaba sarfeden eğitim ordusu ne yazık ki günümüz koşullarında gereği gibi gözetilmemektedir.

En basit örneği ise öğretmenlerimizin okullarında ki asli bir nitelik taşımayan ancak sorumluluğu son derece geniş olan nöbet hizmetlerinin karşılığın da ek ücret alamamalarıdır.

Biz Türk Eğitim Sen olarak toplu sözleşme teklifimizin de arasında olan bu konuyu sık sık dile getiriyor ve bu günde Türkiye genelinde topladığımız dilekçeleri Milli Eğitim Bakanlığına gönderiyoruz.

Çünkü ;

Türkiye Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından hazırlanan sözleşmelere taraf olarak imza atmıştır.“Uluslararası Çalışma Örgütü’nün 14 Sayılı Sözleşmesi’nin 1. Maddesinde, çalışanların haftalık ve günlük çalışma sürelerinin tahdidi olarak belirtilmesi yoluyla, haftalık normal mesai süresini aşan çalışmalar fazla mesai kavramı adı altında uluslararası hukuka ve iç hukukumuza yerleşmiş ve bu fazla mesailerin ancak belli bir ücret mukabilinde yapılacağı kabul edilmiştir. Bu sözleşmeye de istinaden meslek gruplarının hemen hemen tamamı nöbet görevinin karşılığı olarak ek ücret ya da fazla mesai ücreti almaktadır. Ancak, Öğretmenler bu durumdan müstesnadır. Öğretmenler tuttukları nöbet görevi için yıllardır ek ücret alamamaktadır. Bu durum vicdani olarak kabul edilemeyeceği gibi hukuken de kabul edilebilir değildir”

“Mevcut durum, Anayasamızca koruma altına alınmış olan “Kanun Önünde Eşitlik” ilkesine ve “Zorla Çalıştırma Yasağı” ilkesi içerisinde yer alan “angarya yasağına” aykırılık teşkil etmektedir. Yine “Ücrette adalet sağlanması” başlıklı 55. Maddede “Ücret, emeğin karşılığıdır. Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır.” denilmektedir. Mevcut durum bu maddeye de açıkça aykırılık teşkil etmektedir.

Yine, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Fazla Çalışma Ücreti” başlıklı 178. maddesinde; “ A) 99 ve 100 ncü maddeler hükümleri uyarınca tespit olunan günlük çalışma saatleri dışında; … yapılan fazla çalışmalar ücretle karşılanır.” denilmektedir.

Gerek uluslararası hukuk ve gerekse iç hukuk normlarına göre, Öğretmenin nöbet tutma sorumluluğu asli görevi değildir. “Zira Milli Eğitim Temel Kanunu Madde 43’te “Öğretmenlik, devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir.” Şeklinde bir tanımlama yapılmaktadır. Buradan da anlaşılacağı üzere öğretmenlerin asli görevi eğitim ve öğretimdir. Nöbet ise asli nitelik taşımayan bir görevdir. Öğretmenlerin, bu nitelikteki görev için ücret alması ise en doğal haktır.

Milli Eğitim Bakanlığının çeşitli yönetmeliklerinde belirtilen nöbet tutma görev ve sorumluluğu; emek ve hassasiyet gerektiren ve sorumluluğu bir hayli fazla olan bir görevdir. Sorumluluğu çok fazla olan bu nöbet görevinden dolayı Öğretmen ceza-i müeyyidelerle de karşı karşıya kalabilmektedir. Buna göre de, sorumluluğun artmasına karşılık, özlük haklarında bir artış olmaması ise, bu emeği hiçe saymak ve hak kavramına bütünüyle aykırı davranmaktır. Tüm bu unsurlar da Öğretmenlerimizin çalışma şevkini düşürmektedir.

Biz buradan Sayın Başbakanımıza ,Maliye Bakanımıza ve Sayın Milli Eğitim Bakanımıza sesleniyoruz. Öğretmenlere görev ve sorumluluk verirken, bunların karşılığında uluslararası sözleşmeler ve iç hukukumuz gereği neden ücret ödenmemektedir? Öğretmenlerin haftalık nöbet görevlerinden dolayı, her nöbet görevi için 6 (altı) saat ek ders ücreti ödenmesini istiyor ve bu konuda acilen mevzuat değişikliği yapılmasını bekliyor ve talep ediyoruz.

Geleceğimizin teminatı yavrularımızı yarınlara hazırlayan Öğretmenlerimizin bu haktan yıllarca mahrum bırakılmalarına “artık yeter!” diyoruz.

Türk Eğitim-Sen olarak bu konu ile ilgili Türkiye çapında DİLEKÇE EYLEMİ düzenledik. Dilekçe Eylemimize destek veren Öğretmenlerimize ve tüm Eğitim Çalışanlarımıza teşekkür ediyoruz. Şubemiz bölgesinde toplanan yaklaşık 2 bin dilekçeyi de bugün Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü’ne gönderiyoruz.”

SAYGILARIMLA

Sevgi YALAV

Türk Eğitim Sen 5 Nolu Şube Başkanı